S-400 parçalarını Türkiye’ye getiren 3 uçağın ardından dün de bir kargo uçağı daha Mürted’e indi. Sistemin kurulumu için hummalı bir çalışma yürütülüyor. İntikaller 2 hafta boyunca sürecek. S-400 uzun menzilli füze ve hava savunma sistemlerinin sevkiyatı kapsamında dördüncü uçak dün Mürted (Akıncı) Üssü’ne indi. Sözleşmede kararlaştırılan takvime uygun devam eden sevkiyat kapsamında şuana kadar 4 uçak malzeme Türkiye’ye getirildi. Sistemin en kapsamlı transferi olan ilk grup teslimatta ilk gün füze taşıyıcı araçların geldiği görülmüştü. Yine radar sistemleri, komuta kontrol sistemleri, S-400 kurulumuna ilişkin malzemeler de konteyneyler içinde Rus kargo uçaklarından indirilen malzemeler arasında.
S-400 sistemlerinin ilk grup intikalleri yaklaşık 2 hafta sürecek. Sevkiyatın tamamlanması ardından ikinci grupta fırlatma rampaları ve silah sistemlerinin diğer unsurları Mürted’e yine hava yoluyla getirilecek. Üçüncü grupta ise sistemin ana mühimmatları olan füzeler Türkiye’ye ulaşacak. Önümezdeki günlerde 120’yi aşkın uzun menzilli füzenin deniz yoluyla getirilmesi bekleniyor.
MÜRTED’DE HUMMALI ÇALIŞMA S-400’ün öncelikli olarak radarı kurulacak. Bu doğrultuda bir yandan sevkiyatın devam ettiği Mürted Hava Üssü’nde bir yandan da Rus devlet silah şirketi uzmanlarıyla birlikte sistemin kurulumuna ilişkin hummalı bir çalışma yürütülüyor. Mevcut radarların kurulumu, bölgenin tanımlanması, radar ve komuta kontrol sistemlerinin milli imkanlarla geliştirilen dost-düşman tanıma kodlarıyla uyumlu hale getirilmesi, muharebe ve MEBS algılamalarıyla ilgili yer altı ve yer üstü tesisatlarının monte edilmesi gibi çalışmalar da sevkiyatla eşzamanlı olarak devam ediyor. Türkiye, S-400’ün dost-düşman tanıma sistemini milli yazılımla idare edeceğini daha önce açıklamıştı.
6 YIL SONRA MUTLU SON Türkiye, 2011 yılında başlayan Suriye iç savaşının ardından acil ihtiyaç olarak tanımladığı uzun menzilli hava savunma sistemi tedariki için ilk ihalesini 2013 yılında yapmıştı.
NATO müttefiklerinden, NATO güneydoğu sınırlarının korunmasında yeterli özeni göremeyen Türkiye’nin ihaleye davet ettiği Amerika ve diğer batılı ülkeler de çok yüksek teklifler sunmuşlardı. En ucuz teklifi veren Çin ile yapılan anlaşma ise yine Amerika ve NATO tehdidiyle karşı karşıya kalmıştı. Patriot alımı konusundaki talepler dahi ABD Senatosu tarafından reddedilmişti. Türkiye, o günden bugüne geçen 6 yılın ardından uzun menzilli hava savunma sistemine nihayet kavuşuyor. Rus S-400 sistemleri, Türkiye’nin milli güvenliği ve bölgesel güvenlik kapsamında önemli ve stratejik bir savunma tedariki oldu.
KAPSAMLI KORUMA
S-400 aktif hale getirildiğinde 600 kilometre genişliğinde bir alanda radar, 400 km genişliğindeki bir alanda da füze sistemi etkili olacak. Bu haliyle İzmir’e kurulduğunda menzili Atina’yı aşacak; Mersin, Antalya ya da Hatay’a kurulduğunda tüm Doğu Akdeniz’i kontrol edecek. Hatay çevresine kurulduğu takdirde S-400’lerin radar kesit alanı İsrail’i bile kapsıyor. Türkiye’nin uzun menzilli hava savunma sistem açığını gidermesi, önemli bir güç ve üstünlüğü de beraberinde getirdi. Coğrafyasında büyük bir üstünlüğe kavuşan Türkiye artık İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs için ‘daha büyük bir tehdit’ haline geldi. Sistemdeki azami menzili 400 kilometre olan füzeler 30 km irtifaya kadar çıkabiliyor. S-400 sisteminde saatte 17 bin kilometre hıza ulaşabilen füzeler kullanılıyor. Sistem, 400 km menzilde takibe aldığı düşman hedefini 200-250 kilometre mesafede imha edebiliyor. Aynı anda 300 hedefin takip edilebildiği sistem sayesinde 36 hedefe aynı anda ateş açılabiliyor. Dünyadaki en iyi uzun menzilli sistemler arasındaki S-400 hem hava araçları hem seyir füzeleri hem de balistik füzelere karşı yüksek düzeyli koruma sağlayacak. S-400’ün kendisini koruma amaçlı kısa menzilli sistemler de Mürted’de konuşlandırılacak.
DİPLOMASİ İŞLİYOR
S-400’lerin transferinin fiilen başlamasıyla birlikte ABD ve NATO’dan beklendiği gibi ‘endişe’ mesajları geldi. Türkiye’ye Patriot satmayan ABD’nin tavrını görmezden gelen NATO yönetimi, Washington-Ankara arasında artış göstermesi muhtemel gerilime dair ‘endişe’ beyanında bulunmaktan kaçınmadı. Ancak Ankara, S-400 sevkiyatıyla eşzamanlı olarak aktif diplomatik hamleleri de devreye koydu. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD’li muhatabı Mark Esper ile yaptığı telefon görüşmesinde, “Türkiye’nin ciddi bir hava ve füze tehdidi altında bulunduğu, bu çerçevede S-400 savunma sistemi alımının tercih değil bir zorunluluk olduğu, Patriot teklifi konusundaki değerlendirmelerin de devam ettiği” mesajını iletti. Bakan Akar, F-35 savaş uçağı projesinin kendi yolunda ilerlemesi gerektiğini, Türkiye’nin projenin ortağı olduğunu vurgulayarak, Türkiye’nin, F-35 ve S-400 sistemlerinin olası etkileşimi konusunda, NATO’nun da dahil olabileceği çalışma grubu önerisinin hâlâ geçerliliğini koruduğunu da aktardı. Akar, S-400 alımı ile stratejik duruşumuzda değişiklik olmadığını, iki ülke arasındaki ilişkilerin zarar görmesinin ne Türkiye’nin ne ABD’nin ne de NATO’nun çıkarlarına hizmet edeceğini vurguladı.
FETÖ’CÜ SENATÖRE CEVAP
Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç ise ABD Temsilciler Meclisi’nin FETÖ destekçisi tavrıyla ünlenen Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Demokrat Eliot Engel ile Kıdemli Üyesi Cumhuriyetçi Michael McCaul’ün Türkiye’ye yönelik ifadelerine tepki gösterdi. S-400 alımını eleştiren sözlere Kılıç, “Türkiye, acil ihtiyaç duyulan hava savunma sistemi için teknik ve ekonomik bir karar almıştır. Bunun stratejik bakış açımızla hiçbir ilgisi yok ve hiçbir şekilde ABD, NATO ya da Rusya arasında yapılan bir seçim değildir” diye cevap verdi.
S-400 sistemlerinin ilk grup intikalleri yaklaşık 2 hafta sürecek. Sevkiyatın tamamlanması ardından ikinci grupta fırlatma rampaları ve silah sistemlerinin diğer unsurları Mürted’e yine hava yoluyla getirilecek. Üçüncü grupta ise sistemin ana mühimmatları olan füzeler Türkiye’ye ulaşacak. Önümezdeki günlerde 120’yi aşkın uzun menzilli füzenin deniz yoluyla getirilmesi bekleniyor.
MÜRTED’DE HUMMALI ÇALIŞMA S-400’ün öncelikli olarak radarı kurulacak. Bu doğrultuda bir yandan sevkiyatın devam ettiği Mürted Hava Üssü’nde bir yandan da Rus devlet silah şirketi uzmanlarıyla birlikte sistemin kurulumuna ilişkin hummalı bir çalışma yürütülüyor. Mevcut radarların kurulumu, bölgenin tanımlanması, radar ve komuta kontrol sistemlerinin milli imkanlarla geliştirilen dost-düşman tanıma kodlarıyla uyumlu hale getirilmesi, muharebe ve MEBS algılamalarıyla ilgili yer altı ve yer üstü tesisatlarının monte edilmesi gibi çalışmalar da sevkiyatla eşzamanlı olarak devam ediyor. Türkiye, S-400’ün dost-düşman tanıma sistemini milli yazılımla idare edeceğini daha önce açıklamıştı.
6 YIL SONRA MUTLU SON Türkiye, 2011 yılında başlayan Suriye iç savaşının ardından acil ihtiyaç olarak tanımladığı uzun menzilli hava savunma sistemi tedariki için ilk ihalesini 2013 yılında yapmıştı.
NATO müttefiklerinden, NATO güneydoğu sınırlarının korunmasında yeterli özeni göremeyen Türkiye’nin ihaleye davet ettiği Amerika ve diğer batılı ülkeler de çok yüksek teklifler sunmuşlardı. En ucuz teklifi veren Çin ile yapılan anlaşma ise yine Amerika ve NATO tehdidiyle karşı karşıya kalmıştı. Patriot alımı konusundaki talepler dahi ABD Senatosu tarafından reddedilmişti. Türkiye, o günden bugüne geçen 6 yılın ardından uzun menzilli hava savunma sistemine nihayet kavuşuyor. Rus S-400 sistemleri, Türkiye’nin milli güvenliği ve bölgesel güvenlik kapsamında önemli ve stratejik bir savunma tedariki oldu.
KAPSAMLI KORUMA
S-400 aktif hale getirildiğinde 600 kilometre genişliğinde bir alanda radar, 400 km genişliğindeki bir alanda da füze sistemi etkili olacak. Bu haliyle İzmir’e kurulduğunda menzili Atina’yı aşacak; Mersin, Antalya ya da Hatay’a kurulduğunda tüm Doğu Akdeniz’i kontrol edecek. Hatay çevresine kurulduğu takdirde S-400’lerin radar kesit alanı İsrail’i bile kapsıyor. Türkiye’nin uzun menzilli hava savunma sistem açığını gidermesi, önemli bir güç ve üstünlüğü de beraberinde getirdi. Coğrafyasında büyük bir üstünlüğe kavuşan Türkiye artık İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs için ‘daha büyük bir tehdit’ haline geldi. Sistemdeki azami menzili 400 kilometre olan füzeler 30 km irtifaya kadar çıkabiliyor. S-400 sisteminde saatte 17 bin kilometre hıza ulaşabilen füzeler kullanılıyor. Sistem, 400 km menzilde takibe aldığı düşman hedefini 200-250 kilometre mesafede imha edebiliyor. Aynı anda 300 hedefin takip edilebildiği sistem sayesinde 36 hedefe aynı anda ateş açılabiliyor. Dünyadaki en iyi uzun menzilli sistemler arasındaki S-400 hem hava araçları hem seyir füzeleri hem de balistik füzelere karşı yüksek düzeyli koruma sağlayacak. S-400’ün kendisini koruma amaçlı kısa menzilli sistemler de Mürted’de konuşlandırılacak.
DİPLOMASİ İŞLİYOR
S-400’lerin transferinin fiilen başlamasıyla birlikte ABD ve NATO’dan beklendiği gibi ‘endişe’ mesajları geldi. Türkiye’ye Patriot satmayan ABD’nin tavrını görmezden gelen NATO yönetimi, Washington-Ankara arasında artış göstermesi muhtemel gerilime dair ‘endişe’ beyanında bulunmaktan kaçınmadı. Ancak Ankara, S-400 sevkiyatıyla eşzamanlı olarak aktif diplomatik hamleleri de devreye koydu. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD’li muhatabı Mark Esper ile yaptığı telefon görüşmesinde, “Türkiye’nin ciddi bir hava ve füze tehdidi altında bulunduğu, bu çerçevede S-400 savunma sistemi alımının tercih değil bir zorunluluk olduğu, Patriot teklifi konusundaki değerlendirmelerin de devam ettiği” mesajını iletti. Bakan Akar, F-35 savaş uçağı projesinin kendi yolunda ilerlemesi gerektiğini, Türkiye’nin projenin ortağı olduğunu vurgulayarak, Türkiye’nin, F-35 ve S-400 sistemlerinin olası etkileşimi konusunda, NATO’nun da dahil olabileceği çalışma grubu önerisinin hâlâ geçerliliğini koruduğunu da aktardı. Akar, S-400 alımı ile stratejik duruşumuzda değişiklik olmadığını, iki ülke arasındaki ilişkilerin zarar görmesinin ne Türkiye’nin ne ABD’nin ne de NATO’nun çıkarlarına hizmet edeceğini vurguladı.
FETÖ’CÜ SENATÖRE CEVAP
Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç ise ABD Temsilciler Meclisi’nin FETÖ destekçisi tavrıyla ünlenen Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Demokrat Eliot Engel ile Kıdemli Üyesi Cumhuriyetçi Michael McCaul’ün Türkiye’ye yönelik ifadelerine tepki gösterdi. S-400 alımını eleştiren sözlere Kılıç, “Türkiye, acil ihtiyaç duyulan hava savunma sistemi için teknik ve ekonomik bir karar almıştır. Bunun stratejik bakış açımızla hiçbir ilgisi yok ve hiçbir şekilde ABD, NATO ya da Rusya arasında yapılan bir seçim değildir” diye cevap verdi.